BİTKİSEL LİFLER VE ÖZELLİKLERİ

bitkisel lifler
Tarafından | 14 Haziran 2016

Bitkisel Lifler ve Özellikleri

Bitkilerin yapı taşının selüloz olması nedeni ile bitkisel liflere selülozik lifler de denir. Bitkilerden elde edilen ve doğrudan tekstil ham maddesi olarak kullanılabilen lifler bu sınıfa girer.

Tekstil Lifinin Tanımı ve Yapısı

Tekstil, elyafın elde edilmesinden tüketicinin istediği özelliklere sahip bir materyal haline gelinceye kadar geçirdiği aşamalarla ilgili bir terimdir. Belirli uzunluk, incelik ve mukavemeti olan yumuşak, sarılmaya, eğrilmeye ve bükülmeye uygun maddeye tekstil endüstrisinde lif denir.

Tekstilde kullanılan ham maddeye elyaf adı verilir.

Elyaf; lif kelimesinin çoğulu olup, gerilebilme ve kopma mukavemeti ile bükülebilme (eğrilebilme), birbiri üzerine yapışabilme yeteneği olan ve boyu enine göre çok uzun olan renkli veya renksiz lif topluluğuna denir.

Tekstil Lifinin Temel Özellikleri

Tekstil lifinin değeri, sahip olduğu bazı temel özelliklere göre belirlenir. Bu özellikler: uzunluk, incelik, mukavemet, parlaklık, eğrilme yeteneği, uzama ve esneklik, yoğunluk, nem çekme özelliği, ısıdan etkilenme özelliği, ışıktan etkilenme özelliği, kimyasal reaktiflerden etkilenme özelliği, elektriksel özellikler ve uzunluktur.

Tekstil lifleri uzunluk bakımından ikiye ayrılır;

  1. Kesikli elyaf: Bu lifler pamuk, yün gibi kısa liflerden oluşmuştur. Uzunlukları tür ve soylarına göre değişir ve ortalama olarak 10 mm’den 50 cm’ye kadar olan bu liflere stapel lif denir. Yapay elyafı, pamuk ve yün gibi doğal görünümlü hale getirmek için, isteğe göre şekillendirip belli boyda kesilmesiyle elde edilen elyafa yapay kesikli elyaf denir. Kesikli liflerde uzunluk çok önemlidir. Yapılacak mamulün kalitesini belirler. Makinelerdeki ayarlar, iplikçilikte ortalama stapele göre belirlenir.
  2. Kesiksiz elyaf: Kontinü elyaf da denilen kesiksiz elyafta liflerin boyu sonsuz uzunluktadır. Bu liflere filament adı verilir. Doğal ipek ve yapay lifler, filament yani sonsuz haldedir. Yapay liflerin uzunluğu ise üretim metoduna ve kullanılacağı alana göre belirlenir. .

İNCELİK; Elyafın bir diğer özelliği de enine kesitinin (çapı) büyüklüğü ve biçimidir. Bu büyüklük, elyafın inceliği olarak da belirtilir. Lifin enine kesitinin boyutu, yani çapı, doğrudan doğruya ölçülemez; dolaylı olarak verilir. Çünkü çok az lifin enine kesiti yuvarlaktır ve standart bir çapa sahiptir. İplik çapını, yan yana gelen lifler oluşturur. Dolayısıyla ince liflerden ince iplik elde edilebilir. İplik numarası değişmediği halde çaptaki lif sayısı arttıkça sağlam ve kaliteli iplik yapılır. Lifin veya filamentin 10 (μm) mikrondan ince olanları ile 50 mikrondan fazla olanları iplik yapımı için uygun değildir, ince olanlar çok çabuk kopabilir. Kalınlar ise çok kaba iplikler meydana getirir. .

MUKAVEMET: Elyafın, iplik veya kumaş haline gelinceye kadar uğradığı gerilimlere karşı, kopmadan durmasına dayanıklılık denir. Tekstil lifleri, yeterli mukavemete yani dayanıklılığa sahip olmalıdır. Tekstil liflerinin mukavemeti, ölçme yapılan yerin atmosfer neminden etkilenir. Genellikle doğal bitkisel lifler ıslandıklarında veya nemli halde daha sağlam olurlar. Bunun dışındakilerin ise dayanıklılığı azalır. En sağlam lif cam lifidir. Bundan sonra sırasıyla poliamid, poliester, ipek, keten, pamuk, akrilik, rayonlar ve yün gelir. .

PARLAKLIK: Parlaklık düzgün bir yüzeyden ışığın yansıması ile oluşur. Lifin parlaklığı, üzerine düşen ışığı yansıtmasına bağlıdır. Gelen ışığı, doğrusal düzgün olarak yansıtmayıp dağıtarak yansıtan lifler az parlak veya donuktur. Pamuk ve yün gibi lifler üzerine düşen ışığı dağınık yansıttıklarından dolayı az parlak görünümlüdürler. Keten, merserize pamuk ve ipek gibi lifler ise ışığı düzgün yansıttıklarından dolayı parlak görünümlüdürler. Lifler elde edilme yöntemleri, yetiştirildiği doğal çevre, cins ve türüne göre farklı yapıda olacağından üzerine düşen ışığı yansıtmaları da değişik olacaktır. Parlak lifler tekstilde tercih edilir. .

EĞİRME YETENEĞİ: Her lifin iplik haline gelebilmesi için eğrilme yeteneğine sahip olması gerekir. Bu özellik, liflerin birbirine biraz yapışıcı olması yanında kütle halinde iken birleşik halde bulunmasından ileri gelir. Bir elyaf demetindeki lifler arasında gizli temas uçları, sayesinde liflerin birbirine yapışmasına (tutunmasına) sebep olur. Lif inceliği, lif yüzeyinin yapısı, uygulanan basınç ve lif uzunluğu, bu özelliğe etki eden faktörlerdir.  .

UZAMA VE ESNEKLİK: İki ucundan tutularak çekilen lif esneyerek kopmadan bir miktar esneyebilir. Lif bırakıldığında tekrar eski haline döner. Buna esneklik denir. Fakat daha fazla gerilim uygulanırsa lif eski haline dönemez. Bir miktar uzama gösterir. Lif esneyebileceğinden fazla miktarda kuvvetle gerilirse; belli bir miktar uzamanın sonunda lif kopar. Lifin kopma anındaki uzunluğundan ilk boyu çıkarılır, 100 ile çarpılır ve ilk boyuna bölünürse yüzde uzama miktarı bulunur.
((L1-L2)/L2)*100, Bu denklemde: L1=Lifin ilk boyu, L2=Lifin kopma anındaki boyunu göstermektedir.ü

  • Pamuk için, gerilme mukavemeti (g/tex) ve kopmada uzama (%) sırasıyla: 46 g/tex ve % 6.8’dir.
  • Keten için, gerilme mukavemeti (g/tex) ve kopmada uzama (%) sırasıyla: 55 g/tex ve % 3’dür.
  • Jüt için, gerilme mukavemeti (g/tex) ve kopmada uzama (%) sırasıyla: 32 g/tex ve % 1.8’dir.
  • Kenevir için, gerilme mukavemeti (g/tex) ve kopmada uzama (%) sırasıyla: 48 g/tex ve % 2.2’dir.

Yukarıda lifin kopmadan bırakıldığında eski haline dönmeye çalıştığından söz edilmişti. Gerildiğinde çok fazla miktarda uzayabilen ve kuvvet kaldırıldığında eski boyutlarını yeniden alabilen liflere, elastomer lif denir. Bazı liflerin esneklik değerleri; elyaf türlerine göre sırasıyla yüzde bir ve yüzde beş uzamadaki lif elastikiyeti aşağıda gösterilmiştir:

  • Pamuk: 91 (%1) ve (%5) 52,
  • Viskoz ipeği: 67 (%1) ve (%5) 60,
  • Asetat ipeği: 96 (%1) ve (%5) 46,
  • Yün: 99 (%1) ve (%5) 69,
  • İpek: 84 (%1) ve (%5) 52,
  • Nylon: 90 (%1) ve (%5) 89,
  • Dacron: 98 (%1) ve (%5) 65,
  • Orlon: 92 (%1) ve (%5) 50.

YOĞUNLUK: Tekstil liflerinde yoğunluk iki şekilde tanımlanır.

  1. Hacimsel yoğunluk: Bir cismin kütlesinin, aynı hacimdeki suyun kütlesine oranıdır. Tekstil liflerinin hacimsel yoğunlukları genellikle 1’den büyüktür.
  2. Lineer Yoğunluk: Lifin birim uzunluğunun ağırlığı, lineer yoğunluk olarak verir. Tekstil liflerinde ve ipliklerinde birim uzunluğun ağırlığı, numaralandırma sistemi ile verilir.

Lifin Cinsi ve Yoğunluğu (g/cm³)

  • Pamuk: 1,55,
  • Yün: 1,30,
  • Viskoz ipeği: 1,52,
  • İpek: 1,34,
  • Nylon: 1,14,
  • Orlon: 1,19,
  • Terilen: 1,39,
  • Asetat ipeği: 1,31,
  • Cam elyafı: 2,5.

NEM ÇEKME ÖZELLİĞİ: Tekstil liflerinin, belli sıcaklık ve rutubette; su buharlarını emme (içine çekme) kabiliyetidir. Emilen sıvı miktarı, elyaf türüne ve ortamın rutubet miktarına göre değişir. Liflerin nem çekme özelliği; iplik, dokuma, ağartma ve boyama işlemleri için gereklidir. Rutubetli ortama bırakılan bir kumaş, üzerine su toplar; buna karşılık nemli veya ıslak bir kumaş kuru havada üzerinde bulunan suyu kaybeder (deserpsiyon). Su absorpsiyonu ve deserpsiyon, bir denge kuruluncaya kadar devam eder, Bir elyaf ne kadar çabuk su absorpluyorsa o kadar çabuk kurur.

Aynı bağıl rutubete sahip bir ortama konulan lifler içinde, en fazla nem çekenyündür. Bundan sonra sırasıyla ipek, rayonlar, keten, pamuk, asetat ipeği, poliamid ve diğer sentetik elyaf gelir. Cam elyafın nem çekme miktarı sıfırdır. Doğal lifler oldukça fazla miktarda nem çektiği halde elle tutulduğunda kuru hissedilebilir. Bu nedenle ticarette lif üzerinde bulunabilecek nem miktarı sınırlandırılmıştır. Tekstil materyalindeki nem miktarı, % nem ve mutlak nem olmak üzere iki şekilde belirlenir.
% Nem: Tekstil materyalinin absorpladığı su miktarının, nemli materyal ağırlığına oranıdır.

Mutlak Nem: Tekstil materyalindeki su miktarının, kuru materyal ağırlığına oranıdır. Lif üzerindeki nem yüzdesi higrometre cihazı ile ölçülür.

lifler guvenli utuleme

ISIDAN ETKİLENME ÖZELLİĞİ: Bir organik maddenin ısı enerjisi aldığında, bu enerjiden kaynaklanan etkileşimi belli bir değere kadar fizikseldir. Belli bir sıcaklık derecesinden sonra kimyasal etkileşim meydana gelmeye başlar. Isının organik bileşiği kimyasal olarak etkilemesi olayına yanma denir. Liflerin yanma olayından önce ısı enerjisine karşı gösterdiği tepki iki şekildedir.

Termoplastik lifler, sıcaklığın belli bir miktarda yükselmesi ile biçim değiştirirler. İlk önce yumuşama, yüksek ısılarda ise erime gözlenir. Belirli bir sıcaklığa erişildiğinde, bozulma ve yanma olayı başlar. Sentetik lifler ve yapay lifler bu yapıdadır. Non-termoplastik lifler de, sıcaklık yükselmesi sırasında yanma noktasına kadar herhangi bir biçim değişikliği görülmez. Tüm doğal lifler ve yapay lifler, non-termoplastik yapıdadır. Bu lifler, yanma noktası sıcaklığına erişildiğinde, yanarlar ve geriye bir miktar kül bırakırlar.

bitkisel lifler gun isigi e1495010982733

IŞIKTAN ETKİLENME ÖZELLİĞİ: Işık bir enerji türüdür. Bu nedenle organik bir bileşik olan lifler, uzun zaman içinde ışık enerjisinden etkilenir. Bu durumdaki elyaf kolayca hava oksijeni ve diğer etkenlerle reaksiyona girer. Bu da polimerleşme derecesinin düşmesi ve buna bağlı olarak dayanıklılığın düşmesi şeklinde ortaya çıkar. Tüm lifler, ışıktan olumsuz etkilenir. Bu etki ışığa maruz kalma süresine ve life göre değişir. Ancak etki süresi bazıları için kısa sürelidir; bazıları ise uzun yıllar alabilir.

lifler asit baz etkisi e1495011006547

Bazı Liflerin Asit ve Bazlardan Etkilenme Özelliklerı

KİMYASAL REAKTİFLERDEN ÖZELLİĞİ: Lif, kendisini oluşturan polimerin yapısına bağlı olarak, asit, baz, yükseltgen maddeler gibi kimyasal reaktiflerden etkilenir. Bu etkilenme her lif türü için farklıdır..

ELEKTRİKSEL ÖZELLİKLER: Tekstil liflerinde, iplik, kumaş yapımı ve diğer işlemlerde sürtünmeden dolayı statik elektriklenme meydana gelir. Bu durum elyafın işlenmesini zorlaştırır ve makinelerde arızalar meydana getirir. İstenmeyen bu durumları gidermek için materyal nemlendirilir. Nemli materyal, elektriği oluşurken iletir ve böylece statik elektrik, lif üzerinde birikmez.

Tohum Lifleri

Tohum liflerinin ham maddesi selülozdur. Selüloz, doğada bitkilerin sentez yolu ile oluşturdukları organik bir maddedir..

Pamuğun Elde Edilmesi

Pamuk bir yıllık bitkidir. İlkbaharda ekilir. Pamuk bitkisinin boyu 1-1,5 m. kadar uzar, 50-60 günden sonra açık pembe veya sarı renklerde çiçek açar. Bu çiçekler kuruyup döküldüğünde, küçük koyu yeşil, piramit şeklinde ve ceviz büyüklüğünde bir tohum zarfı (koza) oluşur. Kozaların içinde 16-60 kadar tohum bulunur. Koza adı verilen bu tohum zarfının olgunluğa erişme süresi içinde, tohumlar üzerinde uzun ve ince lifler oluşur. Her bir tohum üzerinde 10.000-20.000 kadar lif vardır. Lifler kapalı kozanın içinde sıkışık halde olgunlaşırken kıvrımlarını da kazanmaya başlar.

Koza içindeki liflerin uzaması ile koza hacmi yetersiz kalır ve koza çatlar ve açılır. Pamuk tohumları üzeri elyaf kaplı olduğu halde açığa çıkar. Lifler, sıcak havanın etkisiyle su kaybeder ve birbirine yapışmış olan lifler kabararak kozanın açılmasını sağlar. Pamuk bitkisi ağustos ve ekim ayları arasında elle veya makineler ile toplanır. Pamuk tohumlarına çiğit denir. Çiğitli pamuğa kütlü pamuk denir. Tekstil endüstrisinde pamuk, çekirdeği ile beraber kullanılmaz. Lifler, çekirdeğinden çırçır makinesi ile ayrıştırılır. Çekirdeğinden ayrılmış pamuğa mahlaç denir. İki çeşit çırçır makinesi vardır: merdaneli veya toplu çırçır makinesi (rollergin) ve testereli çırçır makinesi (sawgin),

Testereli çırçır makinesiyle elde edilen pamuklar, merdaneli çırçır makinesine göre daha randımanlıdır (temizdir). Çırçırlanan pamuklar preslenip balyalar haline getirilerek iplik fabrikalarına yollanır. Balya ağırlıkları Türkiye için 200-300 kg arasında değişir. Geriye kalan tohumların üzerindeki linterler (tohum üzerindeki küçük kısa tüycükler) ayrılarak, yapay ipek yapımında kullanılır. Pamuk tohumları yağ bakımından da çok zengindir. Pamuk yağı üretilerek yağı alınmış tohumlar, hayvan yemi olarak kullanılır.

Pamuğun Fiziksel Yapısı ve Özellikleri

Tohumun etrafındaki epidermis hücresinin uzamasından primer duvar oluşur. Lif olgunlaşma devresinde 20 günde primer duvar içine selülozdan sekonder duvar örülür. Pamuk lifinin içi protoplazma sıvısı ile dolu ince duvarlı bir bitki hücresidir. Hücrenin en dışında kütikül tabaka onun altında primer ve sekonder yapılar bulunur. Sekonder yapı üç bölümden oluşur. Bunlar merkeze doğru sırasıyla, iki fibril yapı ve merkezde de lümen denilen, içi protoplazma sıvısı ile dolu olan kanalı çevreleyen yapıdır.

Bitki olgunlaşıp, kozalar açıldığında protoplazma sıvısı kurur. Bu kuruma sırasında hücrenin enine kesiti fasulye şeklini alıp bir tarafı çökmüş yapı oluşur. Lifin enine kesitine mikroskopta baktığımızda, uçlara doğru daralan, bükülmüş şerit gibi olduğu görülür.

Üretim sırasında gelişemeyen pamuğun liflerindeki sekonder yapı tam gelişemez. Bu tür pamuklara ölü pamuk denir. Pamuk lifi kremimsi beyaz renktedir, Pamuk lifinin boyu 1 cm’den 7,5 cm’ye kadar değişir, Çapı ise 6–25 μm’dir (mikron), yoğunluğu 1,50-1,55 g/cm³ arasındadır, standart şartlarda (20 °C sıcaklıklarda ve % 65 reaktif nemde) % 8,5 oranında nem absorplar. Pamuk kolaylıkla havadan nem absorplar.

Buna rağmen elle tutulduğunda kuru hissedilebilir, Ticarette pamuk için izin verilen maksimum nem miktarı % 8,5’dir, % 100 reaktif nemde, pamuklu materyal % 25-27 oranında su absorplar. Lifin ortalama uzama miktarı ortalama % 7-8’dir. Elastik özellikleri yoktur. % 2’lik elastik uzamadan sonra eski haline geri dönme % 74, % 5’lik uzamadan sonra ise % 45’tir. Bütün selülozik materyallerde görülen ıslandığında boyca ve ence kısalma, pamuklu materyalde de gözlenir.

Bu kısalma pamuk elyafında meydana gelen şişmeden dolayıdır. Bütün selülozik liflerde olduğu gibi, pamukta da ıslandığı zaman dayanıklılığında artma görülür. Dayanıklılık artması % 30 civarındadır. Pamuklu materyaller ıslandığı zaman ağırlığının % 70’i kadar su çeker.

pamuk lifi yapisi

Pamuk Lifinin Yapısı

Pamuğun Kimyasal Yapısı ve Özellikleri

Pamuk lifinin kimyasal yapısı yetişme koşullarına göre değişiklik gösterir. Kimyasal yapısında; selüloz, hemiselüloz ve pektin, protein ve renkli madde, anorganik maddeler, vaks ve yağlar bulunur. Pamuk lifi %100’e yakın oranda selüloz içerdiğinden selülozun tüm kimyasal özelliklerini gösterir. Derişik ve kuvvetli asitlerle sıcakta ve soğukta bozunur.

Derişik sülfürik asitte tamamen çözünür. Seyreltik bazlar pamuğa çok az etki eder. 150 °C’nin üstündeki sıcaklıklarda bozunmaya başlar. 170 °C’de kısa zamanda kavrulur. Yükseltgen ağartıcılarla uzun süre temas halinde kalırsa oksiselüloz oluşumu ile bozunur. Güneş ışığındaki UV ışınları, hava oksijeni, nem ve kirli hava koşulları altında kalan pamukta polimer bozulur. Doğrudan güneş ışığı özellikle sıcak ve çok nemli havada, pamuklu materyali etkileyerek, dayanıklılığını azaltır,

Pamuğun Kullanım Alanları

Pamuk lifinden elde edilen ürünler günlük yaşantımızda, hemen hemen her alanda kullanılmaktadır. Sıvıları emme özelliğinin yüksek olması nedeni ile iç giyimde, t-shirt, swith-shirt, ceket, yelek, gömlek, pantolon vs. ev tekstilinde; perdelik, döşemelik, havlu, bornoz, süs eşyaları, masa – sehpa örtüleri vs. olduğu gibi, tıbbi ve endüstriyel amaçlı olarak da geniş kullanım alanlarına sahiptir. Örneğin: sargı bezi, bandaj, pamuk gibi..

Kapok Lifleri

kapok

KAPOK AGACI

Kapok ağacı, tropik iklimlerde (Hindistan, Afrika Ülkeleri vb) yetişir. Ağacın kapsül şeklindeki meyvesi içinde tohumu ile birlikte bulunan kapok lifleri kapsüllerden elle veya makinelerle ayrılır. Tohumlar, liflerden pamuğa nazaran çok daha kolay ayrılır. Sarı renkli, yumuşak elastik ve dayanıksız bir elyaftır. Lifler tek hücrelidir. Lif uzunluğu 1-3,5 cm’dir. Yapısında % 63 oranında selüloz, % 13 oranında linyin bulunur. Pamuğun altıda biri kadar ağırlıktadır. Hafif olduğundan, dolgu maddesi olarak kullanılır; yatak ve yastık yapılır.

Lifin yapısındaki gözenekler yüzünden iyi bir hava ve ısı izolasyonu sağlanır. Ayrıca bilinen en iyi ses tutucudur. Hafifliği ve ses izolatörü olması nedeniyle uçaklarda bu özelliklerinden yararlanılmaktadır. Suda uzun süre ıslanmaz, ıslandığında çabuk kurur. Çabuk ıslanmaması, elyafın yüzeyinin vaks ile kaplı olmasındandır. Nem ve su çekme özelliği çok az olduğundan, can yeleklerinde ve can simitlerinde kullanılır. 1 kg kapok, 35 kg’lık bir ağırlığı su üzerinde rahatça tutar.

Gövde Lifleri

Bitkilerin saplarından elde edilen selülozik liflere gövde lifleri denir. En önemli gövde lifleri keten, kenevir, jüt ve ramidir. Bunların yanında son yıllarda bambu bitkisinden elde edilen, bambu lifleri de gövde lifleri arasında yer almıştır Gövde lifleri, lif demetlerinin dayanıklılık düşük esneklik ve farklı uzunluklarda olması ile belirgin bir özelliğe sahiptir. Aynı zamanda gövde liflerine sak lifleri de denilmektedir.

keten-bitkisiKETEN LİFİ: Keten bitkisi; bitki gövdesinden (sapından) elde edilen liflerin başında gelir. Başlıca tohumu ve lifi için yetiştirilir. % 40 – 45 oranında yağ içeren tohumundan, kuruyan yağ türünden yağ elde edilir. Bezir yağı olarak bilinen bu yağ, boyacılıkta kullanılır. Yağı alınan tohumlardan geriye kalan küspe, hayvan yemi olarak değerlendirilir. Türkiye’de de ketenekilir. Ancak düşük kalitededir. Fransız keteni, parlaklığı ile İrlanda keteni ise beyazlığı ile ünlüdür.  .

ELDE EDİLMESİ: İlkbahar ve sonbaharda ekilir. Bir yıllık bir bitkidir. Rutubetli ve soğuk iklim, kumlu ve derin topraklardan hoşlanır. İklime göre haziran ve ağustos aylarında olgunlaşır. Boyu 1-2 metreye kadar uzar. Olgunluğa erişen keten bitkisi hasadı, kesilmeden topraktan elle yolunarak veya makinelerle kesilerek yapılır. Kökler bir tarafa, saplar bir tarafa gelmek üzere demetler halinde tarlada kurumaya bırakılır. Üzerindeki yapraklar kuruyup döküldükten sonra kendi sapları ile bağlanarak demet haline getirilir. Kurutulmuş bitkiden lifin elde edilmesi üç aşamada gerçekleşir. Bunlar; çürütme, dövme ve taraklamadır.  .

ÇÜRÜTME :Keten liflerini, yapışık olduğu diğer dokulardan ayırt etmek için çürütme işlemi yapılır. Çürütme işlemi üç değişik yönelme yapılmaktadır. Bunlar; çiğ ile çürütme, su ile çürütme ve kimyasal çürütmedir.

ÇİĞ İLE ÇÜRÜTME: Nem oranı yüksek bölgelerde, keten sapları çayırlar üzerine serilerek nemli havaya bırakılır. Keten saplarının çürümesi mikroorganizmalar yardımı ile olur. Nem etkisi ile üreyen mikroorganizmalar, bu üreme sırasında lif demetlerini odunsu hücrelere bağlayan pektin maddesini eritirler ve lifler birbirinden ayrılır. İşlem 1-1,5 ayda tamamlanır. Bu yöntemle çok yumuşak lifler elde edilir.  .

SU İLE ÇÜRÜTME: Kurak bölgelerde keten sapları, akarsu veya havuzlar içinde bırakılarak çürütme işlemi yapılır. Sıcak sularda mikroorganizmalar çabuk ürediği için işlem kısa sürer. Akarsularda 1-5 haftada işlem tamamlanır. Durgun sularda, havuzda veya fabrikada özel havuzlarda ise su daha çok ve kısa sürede ısındığı için 4-6 günde çürütme işlemi tamamlanır. Çürütme işleminde dikkat edilecek husus havuzlamayı ve sıcaklığı kontrol altında tutmaktır. Aksi halde mikroorganizmalar, dış pektini parçaladıktan sonra iç pektini de eritmeye başlar, lif demetini de parçalar ve tek tek hücrelere ayrılırlar. Buna ketenin pamuklaşması veya kotonize olması denir. Bu takdirde ketenin kalitesini düşürür.

KİMYASAL ÇÜRÜTME: Keten sapları % 3’lük HCl ile havuzlarda 2-3 gün süre ile bekletilir. Daha sonra yıkanıp nötralize edilir. Diğer çürütme yöntemlerinden daha çabuk fakat daha düşük kalitede lifler elde edilir.

DÖVME: Çürütme işlemi bittikten sonra, demetler dikine sıralanarak açık havada veya güneşsiz yerde kurutulur. Kurumuş saplar önce tokmakla dövülür. Sonra manganezlerde kırılır. Manganezler bu iş için yapılmış küt ağızlı bir bıçaktan ibarettir. Manganezde odunsu hücrelerin bulunduğu sap kısımları parçalanarak dökülür. .

TARAKLAMA: Keten lifleri üzerinde kalmış olan odunsu parçaları uzaklaştırmak için önce çırpılır. Manganezde kırılan odunsu yapının temizlenmesi de çivili yapıdan oluşan taraklarla temizlenir. Daha sonra uzun ve kısa lifleri birbirinden ayırmak ve lifleri düzgünleştirmek için taraklanır. Geriye lif demeti kalır. Demet biçimine getirilerek balyalanıp, piyasaya sürülür. Düşük kaliteli lifler, asit, baz veya sabun çözeltileri kullanılarak katolize edilir. Katolize edilmiş lifler genellikle pamukla karıştırılarak kullanılır.

Fiziksel Yapısı  ve Özellikleri

Keten bitkisinin gövdesi incelendiğinde, kabuğun altında demetler halinde, gövdeye sağlamlık veren lifler bulunduğu görülür. Keten lifi, mikroskop altında görünüşü, köşeli lif hücrelerinin odacıklar halinde gövdeyi çevirdiği görülür. En dışta ince bir tabaka halinde yağ ve vakslar bulunur. Lif kalınlığı 0,014-0,025 mm arasındadır Lif demetinin uzunluğu 30-90 cm arasındadır.

Tek lifin uzunluğu ise 7-8 cm arasındadır. Keten sarımtırak beyaz renkte, hafif mavimsidir. Ketenin, uzun ve ince olanı tercih edilir. Kopma anında uzaması; kuru iken % 1,8’dir. Yaş iken ise % 2,2 oranındadır. Islakken dayanıklılığı % 20 daha fazladır. Özgül ağırlığı 1,5 g/cm³’tür  .

Kimyasal Yapısı ve Özellikleri

Keten lifleri, kimyasal reaktiflere karşı pamuk lifinin göstermiş olduğu özellikleri gösterir. Kaynar su, güneş ve deterjandan fazla etkilenmez. Nem çekme özelliği pamuktan iyidir. Bu nedenle ticarette en fazla % 18 nem kabul edilir. Bu nemi taşıdığı halde bile kuruluk hissi verir, 120 °C’nin üstündeki sıcaklıklarda bozulur.

Uzun süre güneş ışığında maruz kaldığında dayanıklılığında azalma görülür, Keten lifi genellikle serin tutması açısından yazlık dış giyimde kullanılır. Gömlek, ceket, pantolon vs. ev tekstilinde; sofra takımı, süs eşyaları, yatak takımları vs. bunların yanı sıra su tesisatlarında lif olarak, halat yapımı ve kaliteli kâğıt yapımında kullanılır…

kenevir-bitkisiKENEVİR: Kendir adı da verilen bir tekstil bitkisidir. Ekiminden 120-140 gün sonra hasadı yapılır. Ketende olduğu gibi lif hücreleri, kabuk kısmında demetler halindedir. Lif üretimi ketende olduğu gibi çürütme, dövme ve taraklama işlemleri ile gerçekleştirilir. Lif uzunluğu 40-45 mm’dir. Parlak sarı veya esmer renklidir, Kenevir devlet kontrolünde üretilir; çünkü dişi kenevirde esrar adı verilen uyuşturucu bir madde salgısı vardır. Genellikle halat, urgan, yelken, çadır bezi, çuval yapımında ve halının çözgü ipliğinde kullanılır.

JÜT BİTKİSİ: Jütün gövdesinde lif hücreleri demetler halinde bulunur. Jüt lifinin üretimi, çürüjutetme yöntemi ile yapılır. Çürütme sonunda lif demetleri gövdeden elle soyularak ayrılır. Liflerin boyu 18-25 cm’dir. İlk elde edildiğinde açık sarı olan lifler zaman geçtikçe açık kahverengiye döner. Esnekliği azdır. Dayanıklılığı keten ve kenevirden daha düşüktür. Jüt lifinin büyük bir kısmı çuval, ip, sicim ve örtü kumaşları yapımında kullanılır.

ramiRAMİ BİTKİSİ: Lif hücreleri, rami bitkisinin gövdesindeki kabuk kısmının hemen altında demetler halinde bulunur. Bitkilerin yaprakları sararmaya başladığında hasadı yapılır. Rami bitkisi henüz yaşken kabuk kısımları bir bıçak yardımıyla sıyrılarak elle veya makinelerle temizlenir. Üzerindeki zamksı maddenin uzaklaştırılması için çürütme işlemi uygulanır. Kimyasal maddelerle veya mikroorganizmalarla yapılan zamk giderme işlemi yapılır. Lifler yumuşayarak daha iyi eğrilebilir hale gelir. Çeşitli yerel giyim eşyaları, döşemelik kumaşlar, ip ve halat yapımında kullanılır.

bambooBAMBU LİFİ: Bambu 21. yüzyılın elyafıdır. Uzakdoğu’nun bambu ormanlarından toplanan bambu kamışları hamur haline getirilip, daha sonra liflere ayrıştırılır ve kasarlanır. Başka hiçbir selülozik elyaf, bambu elyafın verdiği doğallığı, yumuşaklığı ve serinliği verememektedir. Bu özellikler bambu lifinin ipek ve kaşmir ile mukayese edilmesine neden olmaktadır. Kendiliğinden anti bakteriyel, doğa dostu olan bambu elyafından yapılan kumaşlarmerserize işlemi gerektirmez. Tüm bitkisel ve selülozik elyaflarla aynı boyayı alır. Yazın terleme ve koku yapmaz. Bambu elyafının kullanım alanları: erkek, bayan iç ve dış giyim, çorap, battaniye, havlu, tıbbi giyim, gıda ambalajları, yatak çarşafları, nevresim, perde vs.’dir.

Yaprak Lifleri

sisal-bitkisiSİSALSisal bitkisi sıcak ve nemli iklimde yetişir. Yapraktan elde edilen lif sınıfında en fazlasisal’den lif üretilir. Brezilya, Afrika ve Endonezya’da yetiştirilen sisal bitkisi, 7-8 yaşına geldiğinde lif üretimi için kullanılabilir. Uzun, etli ve kın şeklindeki yaprakların % 80-85’i sudur. Taze yapraktan çürütme yöntemi ile % 3-4 kadar lif elde edilebilir. Bir bitkiden 15-20 yıl boyunca ürün alınabilir. Sisal lifleri birbirleri ile yapışık halde bulunan hücre demetleri şeklindedir. Liflerin boyu 100 cm’e kadar ulaşır. Rengi beyazdan sarı, kahveye kadar gider. Yapısında % 65-72 oranında selüloz içerir. Lifte küçük gözenekler olduğundan nem çekme özelliği fazladır. Sağlamlığı ve tuzlu suya karşı dayanıklılığı oldukça fazladır. Aynı zamanda diğer kaba liflere göre esnekliği iyidir. Bu nedenle; örme işlerinde, gemi halatlarında,tarımda ve denizcilikte bağlama malzemesi olarak da kullanılır.

abaka-bitkisiMANİLA KENEVİRİ (ABAKA): Hurma ağacına benzeyen ve 8-20 yıl yaşayan bir tropikal bitkidir. Dünya üretiminin % 94’ü Filipinler’dedir. Yaprak kınları içinde lifler, demetler halinde bulunur. Yapraklar, bitki çiçeklenmeye başladığında hasat edilir. Yaprak kınından lifli kısımlar sıyırma ile ayrılır. Daha sonra güneşte kurutulur. Beyazdan kahverengine kadar giden renklerde, parlak ve sağlam lifler elde edilir. Yapısında % 63-64 oranında selüloz bulunur. Abaka lifleri sağlamlığı ve nem çekici özelliğinin azlığından dolayı yelken bezleri ve gemi halatları yapımında kullanılır. Ayrıca kaba dokuma kumaşlar ve yastık dolgu maddesi yapılır. .

Meyve Lifleri

coco-lifiKOKO LİFİ: Koko lifleri, hindistan cevizi meyvesinin üstünü örten lifli tabakadan elde edilir. Sri Lanka, Hindistan ve Pakistan’da yetiştirilir. Üretimi için hindistan cevizi kabukları nehirlerde 6-12 ay süreyle bekletilir. Bu süre içinde kabuklardaki çamurlar gider; odunsu hücreleri liflere bağlayan yapışkan madde bozunur ve lifler birbirinden ayrılacak hale gelir. Bu kabuklar kurutulur ve odun tokmaklarla dövülür. Sonra temizlenerek kaba, uzun, ince ve kısa lifler sınıflandırılarak ayrılır. Açıktan koyu kahveye giden renklerde, sert fakat esnekliği fazla olan lifler elde edilir. Koko lifleri, iplik haline getirilip; parlak renkli koko hasırlarının yapımında, çuval ve gemi halatı imalinde kullanılır. Sert olanları paspas ve fırça olarak üretilir. Suya karşı dayanıklıdır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir