BONCUKLANMA (PILLING)

boncuklanma
Tarafından | 15 Mayıs 2017

Boncuklanma problemi, tekstilde hem üreticiyi hem de tüketiciyi rahatsız eden ve kumaş kalitesini olumsuz etkileyen en önemli problemlerden biridir.

Boncuklanmayı etkileyen faktörlerle birlikte kullanılan test cihaz ve yöntemleri de kumaşların boncuklanma performanslarının değerlendirilmesi açısından oldukça önemlidir. Özellikle örme kumaşlarda karşılaşılan, eskiden beri var olan bir sorun olarak tanımlanabilecek kumaş boncuklanması, kumaşın istenmeyen bir görünüm kazanmasına neden olan, giysi yüzeyine bir veya daha fazla sayıda tutunan küçük, karmaşık hale gelmiş lif kümeleriyle karakterize edilen bir yüzey bozulma problemidir.

Kısa sürede, boncuklanma “havlı” bir kumaş yüzeyinin oluşmasına neden olurken, zaman geçtikçe, özellikle doğal elyaftan üretilen kumaşlarda kumaşın tamamen yıpranıp aşınmasına yol açabilmektedir. Geçmişten günümüze en fazla kullanılan lif olan pamuk gerek diğer liflerle karıştırılarak gerekse tek başına kullanılmaktadır. Bazı mamullerde dokuma kumaşlar, bazılarında da örme kumaşlar tüketiciler tarafından tercih edilmektedir. Örme mamuller esnek bir yapıya sahip oluşları, rahatlıkları ve kullanım kolaylıkları sebebiyle iç ve dış giyimde çok fazla talep görmektedirler. Bu çalışmada; elyaf özelliklerine göre pamuklu bir kumaşta oluşabilecek boncuk miktarı tespit edilmeye çalışılmıştır.

Saglamlastirma dikisi Hav

Boncuklanma Nedir?

Boncuklanma giysi yüzeyine bir veya daha fazla lifle tutunan küçük, karmaşıklaşmış lif kümeleriyle karakterize edilen ve giysiye hoş olmayan bir görünüm veren kumaş yüzey hatasıdır. Kumaş yüzeyinde görülen gevşek lif karmaşıklıklarına da boncuk denir . Boncuklanmanın bir sorun olarak algılanıp üzerinde ciddi araştırmaların başlaması 1950’li yıllara rastlamaktadır. Bu yıllarda az büküm ile üretilen trikotaj ipliklerinden elde edilen örme giysilerin kullanımının yaygınlaşması beraberinde boncuklanma sorununu da getirmiştir. Daha sonra sentetik liflerinin bulunması ve bu liflerin doğal liflerle karışımlarının tekstil hammaddesi olarak kullanılmaya başlaması bu liflerden üretilen kumaşlarda, boncuk miktarını ve boncuğun dayanıklılık süresini arttırmış ve boncuklanma sorununun daha da ciddi bir sorun olarak ele alınmasına sebep olmuştur. Boncuklanma sorununu gündeme getiren bir üçüncü neden olarak talepler doğrultusunda üreticilerin gramajı düşürmeleri gösterilebilir.

boncuk asamalari e1494830441648

Boncuk oluşumu

Boncuklanmanın Tarihçesi

Geçmişten bu yana boncuklanma üzerine araştırmalar yapılarak boncuklanmanın tanımı, oluşum aşamaları, nedenleri, hangi kumaşlarda daha fazla meydana geldiği, azaltılması, miktarının farklı yöntemlerle ölçümü ve değerlendirilmesi hakkında çalışmalar yapılmıştır. İlk olarak 1945’te örme kumaşların üretiminin ve kullanımının artması ile boncuklanma sorunu gündeme getirilmiştir.

Sentetik liflerin keşfi ve doğal lifler ile birlikte kumaşlarda kullanılması neticesinde, bu karışım kumaşlarda ciddi oranda boncuklanma sorunu görülmüş, böylece boncuklanma konusunun önemi artmış ve bu alana yönelik çalışmalar derinleştirilmiştir. İlk çalışmaların büyük bir kısmı, boncuk oluşum mekanizması ve bu mekanizmanın modellenmesi üzerinedir. 1970 ve 1990 yılları arasında boncuklanmaya etki eden faktörlerin belirlenmesi, boncuklanma test yöntemleri ve farklı teknikler kullanılarak boncuklanma mekanizmasının görüntülenmesi gibi konulara ilişkin çalışmalar yürütülmüştür. 2000’li yıllara gelindiğinde ise daha çok tüysüz iplikten üretilen kumaşların boncuklanma performanslarının diğer konvansiyonel yöntemlerle üretilenlerle kıyaslanması gibi konulara yer verildiği görülmüştür. Boncuklanma, günümüzde hâlâ önemini koruyan bir araştırma konusu olup kumaşların boncuklanmasının azaltılması üzerine yapılan çalışmalar daha fazladır.

Boncuklanmanın Önemi

Her zaman istenmeyen bir yüzey problemi olarak görülen boncuklanmanın önemi günümüzde daha da artmıştır. Bunun temel sebebi, sentetik liflerin piyasaya girerek doğal liflerin yanı sıra kumaşlarda yer bulmasıdır. Sentetik lifler, doğal liflere göre birçok avantaja sahip olmakla birlikte, önemli bir kalite sorunu olan boncuklanma dezavantajını da beraberinde getirmektedirler.

Günümüzün rekabetçi piyasasında, bu kumaşlar tercih edilip üretilirken, kaliteden de ödün vermemek adına, mevcut teknoloji ve tecrübeler ışığında ürünler faklı yöntemler ile iyileştirilebilmektedir. Böylece, kumaşlarda sentetik lifler kullanılsa da yumuşak, dökümlü ya da boncuklanma eğilimi azaltılmış kumaşlar elde edilebilmektedir.

Boncuklanmayı Etkileyen Faktörler

Boncuklanma eğilimini etkileyen çok fazla faktör vardır. Bunlar, lif, iplik ve kumaş özellikleri ile kumaşa uygulanan bitim işlemleri başlıkları altında toplanabilir. Lif özellikleri ile ilgili olarak cinsi başta olmak üzere lifin uzunluğu, inceliği, eğilme direnci, lifler arası sürtünme sıralanabilir. İplik özellikleri ise iplik numarası, büküm katsayısı, tüylülüğü, iplik kat adedi, üretim yöntemleri faktörlerine bağlı olarak değişir ve boncuklanma üzerinde rol oynar.

Kumaş özellikleri ise kumaş sıklığı, kumaş dokusu, konstrüksiyon ve üretim yöntemleri açısından farklılık göstermekte olup boncuklanmayı etkileyen faktörler olarak sıralanabilir.

boncuklanma

Boncuk Oluşumu

Boncuk oluşumunun gerçekleşmesindeki ilk adım mekanik etkiler sonucu lif uçlarının kumaş yüzeyine çekilerek hav oluşmaktadır. Oluşan havlar belirli yüksekliğe ulaşmakta ve havlar dolanarak boncuk oluşturmaktadır. Oluşmaya başlayan boncuk belirli bir limite kadar büyür. Sürtünme, yıkama, kurutma gibi giyim ve yıkama süresince oluşan mekanik etkiler sonucunda boncuk koparak kumaştan uzaklaşır ve yenisi oluşur. Bu işlem ürünün hayatı boyunca sürer.

Boncuklanma; incelik, uzunluk, kıvrım, kesit şekil, kopma mukavemeti ve eğilme direnci lifler arası sürtünme kuvveti gibi lif özellikleri, iplik ve kumaşın yapısal özellikleri ve kumaşa uygulanan bitin işlemleri gibi çeşitli faktörlere bağlıdır.

Boncuklanmayı azaltmak için alınabilecek önlemler şöyle sıralanabilir.

  • İplik ile ilgili önlemler: büküm katsayısını arttırmak,
  • Kalın iplik kullanmak,
  • Karışım yerine %100 tek cins iplik kullanmak,
  • Daha az tüylü iplikleri tercih etmek,
  • Katlı iplik kullanmak, sırasıyla hava jeti, ring ve OE Rotor yöntemleriyle eğrilmiş iplikleri tercih etmek.
  • Örgü yapısı ile ilgili önlemler: Sıklığı arttırmak,
  • Çift katlı yapıları tercih etmek,
  • Kumaşın gramajını arttırmak.

Boncuk ağırlığının belirlenmesi: Özellikle Martindale yönteminde uygulanan bir değerlendirme şekli olup; belirli turlar sonunda oluşan boncukların kesilip, kumaş yüzeyinden uzaklaştırılarak tartılması esasına dayalıdır. Boncuklanma ağırlığı fazla olan kumaşların boncuklanma eğiliminin yüksek olduğu kabul edilir.

Görsel değerlendirme: En sık kullanılan yöntemdir. Test kumaşları deney sonrasında standart fotoğraflarla karşılaştırılarak, Boncuklanma derecelerine göre 1’den 5’e kadar değerlendirilirler

  • 5- Boncuklanma yok
  • 4- Hafif derecede boncuklanma
  • 3- Orta derecede boncuklanma
  • 2- İleri derecede boncuklanma
  • 1- Çok ileri derecede boncuklanma

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir